Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü Yayın Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 26
  • Öğe
    STRUCTURE OF ROLLING FORECAST BUDGETING IN MODERN BUDGETING AND ITS IMPORTANCE FOR BUSINESSES IN CHANGING ECONOMIC CONDITIONS: A SAMPLE APPLICATION
    (2021) Özdemir, Serkan
    Budgets are a financial design activity related to what needs to be done to carry out the planned activities. The concept of rolling budget, which appears as an alternative to traditional budgeting, does not depend on a certain period and end date, unlike the static structure of traditional budgets. In the rolling budget approach, budgets can be revised weekly, monthly or quarterly depending on the needs of the businesses, regardless of the accounting period. In the method, a new budget period is added to the ending week, month or quarterly period until the end of the next year. Thus, the operating budget is updated and adapted to changing economic conditions. Businesses may encounter many unexpected threats or opportunities in today's world conjuncture. The rolling budget approach allows businesses to adapt to changing conditions in the shortest time in terms of budget. With this study, the functioning structure of the rolling budgeting technic is tried to be explained through a sample application. In this way, it is aimed to raise awareness about the applicability of the budgeting method rolling in the enterprises.
  • Öğe
    Analysing Transportation-Induced Economic Growth, Energy Use, and CO2 Emissions: An Empirical Investigation From EU Countries
    (IGI Global, 2021) Kalaycı, Salih
    This chapter concentrates on the linkage among transportation, energy usage, GDP, and Co2 emissions in EU countries during the period 1970-2014 by analysing the EKC hypothesis. The data is derived from the World Bank’s official website to point out environmental consciousness of EU countries by implementing panel data analysis. In this sense, the findings indicate that environmental consciousness is quite low for EU countries from 1970 to 1997. Besides, the environmental issues of EU countries are taken into account from 1997 to 2014. The findings of research demonstrate that their sensitiveness has risen significantly, which is consistent with the inverse-U shape of the EKC hypothesis from 1997 to 2014. Thus, these empirical results support the Kyoto protocol’s political aims and goals. Furthermore, Johansen co-integration test is implemented to reveal the long-term linkage among economic growth, air transportation, carbon emissions, and energy usage.
  • Öğe
    The Linkage Among Sea Transport, Trade Liberalization and Industrial Development in the Context of CO2: An Empirical Investigation From China
    (Frontiers Media S.A., 2021) Kalaycı, Salih
    The major goal of this paper is to focus on the linkage between sea transportation, trade liberalization and industrial development in the context of carbon dioxide emission. With this respect, it is attempted to analyze the effects of independent variables on the dependent variable carbon dioxide emission for China by using annual data ranging from 1960 to 2019 with the help of econometric methods such as fully modified least square, dynamic ordinary least square, canonical co-integrating regression, autoregressive distributed lag bound test and generalized moments method. According to the results of fully modified least square, dynamic ordinary least square and canonical co-integrating regression models, there is a significant long-term relationship between sea transportation, trade liberalization, industrial development and carbon dioxide emissions. On the other hand, short term autoregressive distributed lag bound test estimation results reveal that the main determinants of carbon dioxide emission in the short-run are industrial development and sea transportation. The empirical tests reveal important results for policy-makers in China.
  • Öğe
    Environmental kuznets curve (Ekc): Empirical relationship between economic growth, energy consumption, and co2 emissions: Evidence from 3 developed countries
    (Savez Ekonomista Vojvodine, 2021) Beşe, Emrah; Kalaycı, Salih
    Summary: In this study, the environmental Kuznets curve (EKC) hypothesis is examined for 3 developed countries, which are Denmark, the United Kingdom, and Spain, for the period between 1960 and 2014. The EKC hypothesis is examined under 2 nexuses which are GDP, CO2 and energy consumption, and GDP, CO2, energy consumption and the square of GDP. Causal and long-term relationships between GDP, CO2, and energy consumption are examined for these 3 developed countries using the ARDL bounds test, the Toda and Yamamoto Granger non-causality test, the VAR Granger Causality/Block Exogeneity Wald test, and the Johansen cointegration test. Long-term relationships between GDP, CO2, energy consumption, and the square of GDP are examined by the Johansen cointegration test. The EKC hypothesis is not confirmed for Denmark, the United Kingdom, and Spain, and the neutrality hypothesis is confirmed for these 3 developed countries. Unidirectional causality running from energy consumption to CO2 is found for Denmark, and unidirectional causality running from CO2 to energy consumption is found for the United Kingdom.
  • Öğe
    Üniversite Öğrencilerinin Ekolojik Farkındalıkları İle Yeşil Tüketim Alışkanlıklarının Farklı Değişkenler Perspektifinden Karşılaştırılması: İnteraktif Bir Uygulama
    (2016) Çakmak, Ali Çağlar; Özkan, Bekir
    Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin ekolojik farkındalıklarının ve ekolojik ürün satın alma niyetlerinin belirlenmesidir. Bu amaç ile yaklaşık 100 farklı üniversiteden öğrenciler ile sosyal medya aracılığıyla anket yapılmıştır. Toplamda 768 öğrenci araştırmaya katılmıştır. Öğrencilerin çevresel farkındalıkları, yeşil tüketim konusundaki hassasiyetlerinden daha yüksek çıkmıştır. Ayrıca, öğrenciler ambalajlar üzerinde bulunan geri dönüştürülebilir işareti hakkında, geri dönüştürülmüş işaretine göre daha fazla bilgi sahibidir. Kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre çevresel farkındalıklarının daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Anket sorularına verdikleri cevaplara göre öğrenciler, çevresel farkındalığı yüksek ve düşük olarak iki gruba ayrılmış ve bu iki grubun yeşil tüketim alışkanlıkları MANOVA analizi ile değerlendirilmiştir. Analiz sonuçlarına göre, çevresel farkındalığı yüksek olan öğrenciler, çevresel farkındalığı düşük olan öğrencilere göre daha fazla yeşil tüketim eğilimi göstermektedirler
  • Öğe
    Dışsal Faktörlerin Ulaşım Sektörüne Etkisi: Lojistik Firmalarından Kanıtlar
    (2017) Kalaycı, Salih
    Sürdürülebilir ekonomik büyümenin vazgeçilmez unsurlarından birisi ulaşım sektörüdür. Bu gerçeğe bağlı olarak literatürde ulaşım sektörünü etkileyen faktörler tespit edilip ekonometrik ölçümlerde ele alınmışlardır. Bu bağlamda, konunun önemine istinaden parametrik test yapabilmek için Dünya Bankası'nın (2016) resmî sitesinden, ülkelerin 1980 - 2011 yılları arasındaki GSMH ve ihracat hacmi verileri alınıp hava taşımacılığı hacmine etkileri ve aralarındaki uzun vadeli ilişkiler ölçülmüştür. Johansen Eşbütünleşme Testi ile; ABD, Türkiye, Çin ve Hindistan'ın GSMH'sı ve ihracat hacminin, havacılık hacmi ile uzun vadeli ilişkileri saptanılmıştır. Ayrıca, ABD'nin GSMH'sının ve ihracat hacminin havayolu taşımacılığına etkisini ölçmek için 1980 - 2011 yılları arasındaki veriler alınıp doğrusal regresyon testi yapılmıştır. Sonuçlar ABD'nin GSMH'sı ve ihracat hacmi büyüdükçe, havayolu taşıma hacminin büyüdüğünü göstermektedir
  • Öğe
    Büyük ve Orta Boy İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standardı (BOBİ FRS) Kapsamında Nakit Akış Tablosu Düzenlenmesinde Doğrudan – Dolaylı Yöntem Tartışması ve Karşılaştırmalı Örnek Bir Uygulama
    (2020) Özdemir, Serkan
    İşletmeler gelecek planları yapabilmek ve yönetim kararları alabilmek; şirket ortakları, yatırımcılar ve diğer üçüncü şahıslar ise işletme hakkında analizler yapabilmek için doğru ve detaylı finansal bilgiler içeren finansal tablolara ihtiyaç duyarlar. Nakit akış tablosu BOBİ FRS tabi işletmelerin düzenlemek zorunda oldukları en önemli finansal tablolardan biridir. Nakit akım tablosu “Doğrudan” ve “Dolaylı” yöntemlerden biri kullanılarak düzenlenebilmektedir. Literatürde nakit akım tablosunda doğrudan yöntemin kullanılmasının, ilişkili taraflar açısından daha faydalı olacağına dair birçok çalışma bulunmaktadır. Fakat buna rağmen anlaşılabilir sade yapısı, hazırlanmasının kolay olması ve işletmelerin kamuoyu ile fazla finansal bilgi paylaşmama istekleri gibi sebeplerle, dolaylı yöntemin daha yaygın olarak kullanıldığı tespit edilmiştir. Uygulama çalışmasında doğrudan yöntemle hazırlanmış nakit akış tablosunun “Esas Faaliyetlerden Nakit Akışları” bölümünde, dolaylı yöntemle hazırlanmış nakit akış tablosuna göre daha detaylı finansal bilgilere yer verildiği görülmektedir. Ayrıca dolaylı yöntemle hazırlanan nakit akım tablosunun daha sade ve anlaşılır bir yapıya sahip olduğu görülmektedir. Bu durum, dolaylı yöntemin işletmeler tarafından daha çok tercih edilmesine ait yukarıda belirtilen sebepleri desteklemektedir. Fakat her iki yöntemin “Yatırım Faaliyetlerinden Nakit Akışları” ve “Finansman Faaliyetlerinden Nakit Akışları” bölümlerinde, aynı finansal bilgilere yer verilmekte ve yöntemler arasında fark bulunmamaktadır.
  • Öğe
    Tarım Ürünleri İhracatında Döviz Kuru ve Petrol Fiyatlarının Etkisi: Türkiye Örneği
    (2017) Gündüz, Mehmet Akif; Kalaycı, Salih; Afşar, Bilge
    Tarımsal ürünler özellikle gelişmekte olan ülkeler için ödemeler dengesinde cari açığı telafi etmek için kullanılan en önemli ihracat çıktısı olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda, akademik literatürde sıkça ele alınmış olan tarım ürünleri ve onu etkileyen faktörler çalışmada ele alınmıştır. Bağımlı değişken olarak tarımsal ürünler ve bağımsız değişkenler olarak döviz kuru ve petrol fiyatları belirlenmiştir. Bu çalışmada döviz kurunun yanında petrol fiyatlarının tarımsal ürünlere olan etkisini ölçmek için çoklu regresyon analizi yapılmıştır. Veri seti aylık olarak Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) Trademap veri tabanından alınıp yapılmış olan tüm ekonometriksel analizlerde kullanılmıştır. Ayrıca, değişkenler arası uzun vadeli ilişkiyi tespit etmek için Johansen eşbütünleşme testi kullanılmıştır. VAR analizi durağan çıktıktan sonra varyans ayrıştırması analizi ile etki tepki analizi hangi bağımsız değişkenin diğer bağımsız değişkene göre bağımlı değişkeni daha fazla etkilediğini tespit etmek için kullanılmıştır. Bu çalışmada yapılan tüm ampirik bulgulara göre gerek petrol fiyatları gerekse döviz kurları tarım ürünlerini etkilemiştir ve aralarında uzun vadeli ilişki vardır. Sonuç olarak, tarımsal ürünler, uluslararası arenada rekabetin artması için enerji kaynaklarının stratejik önemini ve gerekliliğini açıkça ortaya koymaktadır. Tarımsal üretimin petrol kaynakları ile arttırılması, tarımın ülke ekonomisi için stratejik üstünlüğünü arttırıcı bir unsurdur. Dolayısıyla, petrol kaynakları bulunmayan tarımsal ürün ihracatçısı konumundaki ülkeler, petrole dayalı yakıtlar konusunda, tarımsal üretimi destekleyici sübvansiyon politikaları geliştirmelidir
  • Öğe
    Yalın Üretim, Sürdürülebilirlik ve Firma Performansı İlişkisi Üzerine Bir Araştırma
    (2020) Demirkol, İsa
    Yalın üretim, Toyota üretim sistemini batı ekonomisinde uygulanan seri üretim ile karşılaştırmak için kullanılmıştır. Değer yaratma, değer akışı tanımlama, kesintisiz akış, çekme üretimi ve mükemmellik olmak üzere beş temel prensip üzerine kurulmuştur. Dolayısıyla firmalar yalın üretim sisteminin unsurlarını uygularken, sürdürülebilir ve yüksek performans yaratma eğilimindedirler. Bu araştırmada, yalın üretim, sürdürülebilirlik ve firma performansı arasındaki ilişkiyi araştırmak için yeni bir model geliştirilerek bu alan yazındaki boşluğu giderilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evreni Bursa sanayi ve ticaret odasına bağlı firmalardan oluşmaktadır. Basit tesadüfi örnekleme yöntemi ile 113 firma belirlenmiş, anket yöntemiyle veriler toplanarak SPSS paket programı kullanılarak hipotezler test edilerek analiz edilmiştir. Yalın üretim sistemi ile çevresel sürdürülebilirlik, ekonomik sürdürülebilirlik ve firma performansını önemli derece ilişkili ve etkilediği belirlenmiştir. Sonuç olarak, yalın üretim sisteminin sürdürülebilirliklerle ve firma performansıyla yüksek bir ilişkiye sahip olduğu dolayısıyla, işletmelerin sistemsel olarak davranışlarının şekillenmesinde önemli derecede etkili olabileceği görülmektedir.
  • Öğe
    Sosyonomik Yaklaşım Kapsamında Uluslararası Ticaret ve Finansal Piyasalar Arasındaki İlişki: Eşbütünleşme ve Nedensellik Analizi
    (2019) Şeker, Ayberk
    Bu çalışma ile sosyonomik yaklaşım kapsamında Türkiye’nin ABD, Almanya, İngiltere ve Fransa’ya gerçekleştirdiği ihracat ile aynı ülkelerin ekonomik olarak sosyal ruh hallerinin göstergesi olan finansal piyasaları arasındaki ilişki analiz edilmektedir. Çalışmada, 1996 ve 2018 yılları arasındaki dönemi kapsayan aylık ihracat verileri ile aylık finansal piyasa getirileri kullanılmıştır. ARDL sınır testi sonucunda, Türkiye’nin ABD, Almanya, İngiltere ve Fransa’ya gerçekleştirdiği ihracat ile bu ülkelerin finansal piyasaları arasında eşbütünleşme ilişkisi olduğu görülmüştür. Granger Nedensellik analizi sonucunda, ABD ve Almanya finansal piyasalarından (Dow Jones-Dax) Türkiye’nin ABD’ye ve Almanya’ya gerçekleştirdiği ihracata doğru ve Türkiye’nin İngiltere’ye gerçekleştirdiği ihracattan İngiltere finansal piyasalarına (FTSE100) doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir.
  • Öğe
    TÜRKİYE’DE EĞİTİM, İŞSİZLİK VE ENFLASYONA DAYALI GELİR DAĞILIMI ADALETSİZLİĞİ
    (2017) Öztürk, Ayhan; Kalaycı, Salih
    1980'li yıllardan sonra serbest piyasa ekonomisinin de etkisiyle, gelir dağılımında meydana gelen adaletsizliğin giderek artış gösterdiği bilinmektedir. Ülkeler açısından oldukça fazla önem arz eden gelirin adaletsiz dağılımı, fonksiyonel, kişisel, sektörel ve bölgesel olarak incelenebildiği gibi eğitime ve cinsiyete göre de incelenebilmektedir. Gelir dağılımı adaletsizliğinin ortaya çıkmasında eğitimin payı oldukça önemlidir. Eğitim seviyesinin yükseldikçe, bireylerin gelirlerinin artması, yoksulluk ve işsizliğin azalması, eğitim ve gelir arasındaki pozitif ilişkiyi gösterirken, eğitim hayatlarında başarısız olan kişiler tarafından elde edilen gelirlerin az, yoksulluk ve işsizlik oranlarının daha fazla olduğu görülmektedir. Cinsiyetler arasında ayrım gözetmeksizin bütün bölgelerde eşit fırsatlarla yapılan eğitimin, gelir dağılımını olumlu yönde etkileyeceği bilinmektedir. Özellikle, kadına eğitim hayatında yapılan ayrımcılığı ortadan kaldırarak, iş hayatına dâhil edilmesinin, üretken konuma getirilmesinin sağlanması sonucu gelir dağılımında meydana gelen eşitsizlik oldukça azalmaktadır. Bu çalışmada 1980 - 2013 yılları arasında senelik olarak almış olduğumuz verilere dair uyguladığımız çoklu regresyon analizi için değişkenlerimizden GİNİ_THEİL bağımlı değişken, enflasyon, eğitim harcamaları, doğrudan yabancı yatırımcı, dış borçlanma, GSMH ve işsizlik ise bağımsız değişken olarak belirlenmiştir. p-değeri sonucu enflasyon için 0.0138, eğitim harcamaları için 0.0538, doğrudan yabancı yatırımcı için 0.0148, dış borç için 0.0156, GSMH için 0.7246 ve işsizlik için ise 0.0248 olarak elde edilmiştir. GSMH hariç tüm değişkenlerimize dair p-değeri sonuçları 0.05'in altında çıkmıştır. Ayrıca Johansen eş-bütünleşme testi ile VAR analizi yapılmıştır. Eş-bütünleşme testi sonucuna göre gelir dağılımı adaletsizliği, enflasyon, işsizlik ve eğitim harcamaları arasında uzun vadeli ilişki vardır
  • Öğe
    KUZEY AVRUPA VE LATİN AMERİKA ÜLKELERİ ARASINDA GELİR DAĞILIMI ADALETSİZLİĞİ AÇISINDAN EKONOMETRİK BİR ANALİZ
    (2017) Gündüz, Mehmet Akif; Öztürk, Ayhan; Kalaycı, Salih
    Belirli bir dönemde kazanılan gelirlerin, bireylerin oluşturduğu gruplarca paylaşılması anlamına gelen gelir dağılımı konusunda yaşanan adaletsizlik bütün dünyada büyük bir sorun haline gelmektedir. Bu bağlamda, hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan ülkeler açısından hayati önem taşımaktadır. Gelir dağılımı adaletsizliği uluslararası boyutta olabildiği gibi, ülke içinde çeşitli bölgeler arasında, hatta bireyler arasında da olabilmektedir. Çalışmamızda 2004 - 2014 yılları için panel veri analizi uygulanmış ve makro bağlamda Kuzey Avrupa ülkeleri ile Latin Amerika ülkeleri arasındaki gelir dağılımı adaletsizliği konusu ve bu bağımlı değişkenimizi etkileyen faktörlerin (GSMH, enflasyon, işsizlik) etki katsayıları ele alınmıştır. Bu bağlamda elde edilen sonuçlar Latin Amerika ülkelerinde Kuzey Amerika ülkelerine nazaran daha fazla gelir dağılımı adaletsizliği olduğu ve bağımsız değişkenlerimizden olan enflasyon ve işsizliğin Latin Amerika ülkelerindeki gelir dağılımı adaletsizliğini daha da tetiklediği tespit edilmiştir. Elde edilmiş olan ampirik bulgular, Arjantin, Brezilya, Kosta Rika, Peru ve Paraguay'da sosyal adalete yeteri kadar yer verilmediği ve bu ülkelerde hem ekonomik büyümenin yetersiz olduğunu hem de paylaşımın adil ve eşit olmadığını net bir şekilde ortaya koymaktadır. Latin Amerika'da hayata geçirilen yanlış politikalardan dolayı, gelir dağılımı adaletsizliği hız kazanmıştır. Ayrıca, gelir dağılımının daha adaletli olduğu İskandinavya ülkelerinde benimsenmiş özgürlük, sağlık, gelir, dürüstlük ve uygulanan doğru yönetim politikası vatandaşların ekonomik açıdan daha iyi standartlarda yaşamalarını sağlamıştır
  • Öğe
    Petrol Fiyatlarının ABD ve Birleşik Krallığın Borsa Getirileri Üzerine Etkisi
    (2019) Çetin, Hüseyin; Altun, Nihal
    Petrol ekonomi için hayati öneme sahiptir. Fiyatlardaki ani bir de-ğişiklik, ülkelerin ekonomilerini yakından etkilemektedir. Bu araştırmanın amacı, 1980-2014 yılları arasındaki OPEC petrol fiyatlarının, Birleşik Krallık ve ABD’de ki hisse senedi getirileri üzerindeki etkisini araştırmak-tır. Çalışmada ilk önce Granger nedensellik analizi yapılmış, bu metodu uyguladıktan sonra etki-tepki analizi ve parçalı regresyon analizi yapıl-mıştır. Ayrıca, parçalı regresyon analizinin sonucunu güçlendirmek ve rejimlerin etkilerini bulmak için Markov değişen rejim analizi uygulan-mıştır. Analiz sonuçları, petrol fiyat şoklarının Birleşik Krallık’ta faizi arttı-rıp borsa getirilerini azalttığını ve ABD’de faiz oranlarını düşürüp borsa getirilerini de düşürdüğünü göstermektedir. Araştırma sonuçları 1981-1985 yılları arasında petrol fiyatlarının ABD ve Birleşik Krallığın borsa getirileri üzerinde önemli negatif etkisinin olduğunu göstermektedir.
  • Öğe
    The Relationship Between Industry 4.0 and Lean Production: An Empirical Study on Bursa Manufacturing Industry
    (2020) Demirkol, İsa; Al-Futaıh, Abdulmalek A.
    Purpose – This study intends to empirically determine the effect of Industry 4.0 (digital technology) on the companies adopted lean manufacturing in their production system. This study also gave importance to the factors that were not discussed in previous studies, such as Cause of Problems and Equipment Maintenance. Design/methodology/approach – The universe of this study was the businesses adopting lean manufacturing system in Turkish city of Bursa. In order to achieve this goal, a survey was used as a data collection method. In this context, 250 questionnaires were sent to the related companies by Simple Random Sampling Method and received 169 usable responses. Then, frequency, reliability, correlation, and factor (ANOVA) analyses have been used to analyze the data obtained. Findings – According to the research results, there are 7 dimensions of the lean production system. These dimensions are called Pull System, Production Equipment, Statistical Methods, Equipment Maintenance, Product Similarities, Communication with Suppliers and Cause of Problems. Also, there have been differences between industry 4.0 (digital technology) usage and lean manufacturing systems. In addition, the authors found that there are significant and positive relationship between factors; Pull System, Production Equipment, Statistical Methods, Equipment Maintenance, Product Similarities, Communication with Suppliers. However, there was no significant relationship between the problems causes factor and Industry 4.0 (digital technology). Discussion – Considering the results obtained, the authors suggest that companies that use lean manufacturing systems should adapt to changing technology early by integrating with Industry 4.0 and meeting customers' changing requirements. In addition, a quantitative approach will be presented in future studies, where it is believed that companies using Industry 4.0 will make an additional contribution to the literature by identifying the competencies and departments changed.
  • Öğe
    Müşterilerin Bilişsel, Hedonik, Sosyal ve Etik Açıdan Deneyimsel Değer Algılamalarının Karşılaştırılması: GRATİS Örneği
    (2017) Özkan, Bekir; Efe, Ayşenur; Çakmak, Ali Çağlar
    Deneyimsel değer, tüketicilerin çeşitli duyguların tatmini sonucunda hissettiği değerler bütünüdür. Müşterilerin deneyim sonrası oluşan görüşleri işletmeye yüklenen değerlerle bağlantılı olduğu için deneyimsel değer algısının ölçülmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen anket uygulamasına katılan 177 kişinin verdikleri cevaplar analize tabi tutulmuştur. Çeşitli kriterlere göre gruplara ayrılan Gratis müşterilerinin bilişsel, hedonik, sosyal ve etik açıdan deneyimsel değer algılamaları arasında farklılık olup olmadığı araştırılmıştır.Fark analizi olarak Bağımsız Örneklem t-testi kullanılmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlardan en dikkat çekenleri, müşterilerin arkadaş tavsiyelerine dinleme ve memnuniyetleri yerine memnuniyetsizliklerini paylaşma eğiliminde olduklarıdır. Alışverişe çıkma sayısının ise hedonik olarak alışverişe çıkma eğiliminin bir göstergesi olduğu söylenebilir. Ayrıca yaş faktörünün tüketimde sosyal açıdan bir farklılık yaratmadığı da ortaya çıkmıştır. Farklı gelir gruplarındaki müşterilerin deneyimsel değer algılamalarının farklı olmadığı da araştırmanın sonuçları arasında yer almaktadır
  • Öğe
    The impact of the logistic sector on competitiveness in the presence of structural breaks: A study on Turkey
    (Academic Research Publishing Group, 2018) Yıldırır Keser, Hilal; Eryiğit, K.Y.
    The main aim of this paper, based on the importance of the logistics sector for economic growth and, accordingly, competitiveness, is to explain the impact of the logistics sector on competitiveness by testing its relationship with macroeconomic factors. In accordance with this aim, principally, some research literature has been given a place. A cointegration model with structural breaks has been used to analyze the effects of the logistics sector, exports, imports, the industry production index and oil prices on GDP, which is an indication of competitiveness. For two different pairs of structural breaks and the two cointegration relationships there is a mutual positive relationship between the logistics sector and the GDP. Along with this, while export, import and industrial production index affect the GDP, the finding that oil prices reduce the performance of the logistics sector has been reached. © 2017 Academic Research Publishing Group.
  • Öğe
    Testing the transportation-induced environmental Kuznets curve hypothesis: Evidence from eight developed and developing countries
    (Econjournals, 2019) Ozkan, T.; Yanginlar, G.; Kalaycı, Salih
    This paper focuses on the relationship between air transportation, economic growth, and carbon emissions in 8 developing and 8 developed countries during the period 1980-2013 by testing the Environmental Kuznets Curve (EKC) hypothesis. We use annual panel data from the World Bank in order to demonstrate environmental sensibility of both developed and developing countries. In this context, the research results demonstrate that environmental sensitivity is pretty low for both developed and developing countries in the period 1980-2000. Afterwards, the environmental issues of the two groups of countries are evaluated over the period from 2001 to 2013 and the research results indicate that their sensitiveness has increased remarkably, which supports the inverse-U shape of the EKC. These empirical results are also consistent with the Kyoto protocol’s political aims and goals. In addition, based on the Johansen co-integration test results, there is a long-term stable relationship between as air transportation, CO2 emissions, energy use, and gross domestic product for both developed and developing countries, with the exception of Colombia and Turkey. © 2018, Econjournals. All rights reserved.
  • Öğe
    Testing the environmental kuznets curve hypothesis: Evidence from Egypt, Kenya and Turkey
    (Econjournals, 2019) Beşe, E.; Kalaycı, Salih
    In this study, the Environmental Kuznets Curve (EKC) hypothesis is examined for 3 developing countries which are Egypt, Kenya and Turkey for the period between 1971 and 2014. The EKC hypothesis is examined under two nexus which are GDP, CO2 and energy consumption, and GDP, CO2, energy consumption and the square of GDP. The EKC hypothesis is not confirmed for Egypt, Kenya and Turkey, and the growth hypothesis is confirmed for Egypt and Kenya. The neutrality hypothesis is confirmed for Turkey. Unidirectional causality running from CO2 to energy consumption is found for Turkey and no causal relationship is found between CO2 and GDP for Egypt, Kenya and Turkey. Authorities in Turkey, Egypt and Kenya should continue to invest in emission reduction policies since these policies are likely not to have a detrimental effect on economic growth. These countries are likely to achieve further economic growth without causing environmental degradation since no causal relationship is found between CO2 and GDP. Limits of our study are that results are obtained for 3 developing countries and the period between 1971 and 2014 are examined for these countries. © 2019, Econjournals. All rights reserved.
  • Öğe
    Inflation and bank profitability: G20 countries banks panel data analysis
    (Association for Computing Machinery, 2019) Çetin, Hüseyin
    In that research, by using panel data analysis the relationship between G20 countries banks profitabilities and G20 countries inflation rates was found for the period of 2013-2015. Fixed effect was used in the model. When panel data analysis was done for G20 countries, inflation was found to have negative impact on banks profitability. When micro analysis was done on panel data, it was observed that inflation had negative fixed effect on return on assets of developed countries banks and it was observed that inflation had positive fixed effect on return on assets of developing countries banks. © 2019 ACM.
  • Öğe
    Green crimes as a dark side of globalization
    (Springer Singapore, 2018) Çetin, I.; Yıldırır Keser, Hilal; Ay, S.
    Globalization includes the increasingly global effects of human activity on the environment. It directly contributes to the destruction and degradation of Earth's resources, with much of what we rely on for our livelihoods at risk from a new threat: green crimes (air pollution, water pollution, deforestation, and species declines and animal rights). Can green crimes be analyzed in terms of regions? In our opinion, yes, they must be. In addition to humans' conflicts about these issues, governments ignore their own environmental regulations. In this study, green crimes were addressed using spatial econometrics; the GeoDa packet program was used to analyze and compare regions of the world. © Springer Nature Singapore Pte Ltd. 2019.