Algılanan ebeveyn kabul-reddi ve saldırganlık arasındaki ilişkide duygu düzenleme güçlüğünün aracı rolü

Küçük Resim Yok

Tarih

2024

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Bursa Teknik Üniversitesi

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Mevcut çalışma Ebeveyn Kabul-Reddi Kuramı temelinde tasarlanmıştır. Kuram, ebeveynlerinden yeterince kabul, sevgi, ilgi, destek, onay görmeyen ihmal, aşağılama, düşmanlık içeren davranışlara maruz kalan çocukların kendilerini kabul edilmiş değil reddedilmiş algıladıklarını vurgulamaktadır. Ayrıca, çocukken ebeveynleri tarafından reddedilen kişilerin duygusal dengesizlik, düşmanlık, saldırganlık gibi sorunlar yaşama olasılığının daha yüksek olduğunu belirtmektedir. Bu bağlamda mevcut çalışmanın amacı, çocuklukta anneden ve babadan algılanan ebeveyn reddinin genç yetişkinlikteki duygu düzenleme güçlüğü ve saldırganlıkla ilişkisini incelemektir. Bursa Teknik Üniversitesi Etik Kurulu'ndan araştırmanın yürütülebilmesi için gerekli etik kurul izni alınmıştır. Araştırmanın örneklemini 18-30 yaş aralığında, 211'i kadın, 195'i erkek olmak üzere toplam 406 genç yetişkin oluşturmuştur. Katılımcıların yaş, cinsiyet, meslek, eğitim düzeyi, anne ve babalarının eğitim düzeyi gibi bilgileri Demografik Bilgi Formu ile alınmıştır. Anneden algılanan ret ve babadan algılanan ret Ebeveyn Kabul-Reddi Ölçeği–Yetişkin Kısa Formu (EKRÖ-K) ile değerlendirilmiştir. Katılımcıların duygu düzenleme güçlüğü düzeylerini belirleyebilmek amacıyla Duygu Düzenleme Güçlüğü Ölçeği (DDGÖ) ve saldırganlık düzeylerini değerlendirmek için Buss-Perry Saldırganlık Ölçeği (BPSÖ) kullanılmıştır. Araştırma verileri, çalışmaya katılmak için gönüllü olan genç yetişkinlerden bir kısmına yüz yüze, bir kısmına internet ortamında olmak üzere belirtilen ölçekler uygulanarak toplanmıştır. Bulgular cinsiyet açısından incelendiğinde, kadınların erkeklere kıyasla anne ret algısı ve duygu düzenleme güçlüğü puanları daha yüksek bulunmuştur. Erkeklerin ise kadınlara kıyasla saldırganlık puanları daha yüksek bulunmuştur. Araştırmanın temel amacı doğrultusunda algılanan anne ret ve algılanan baba ret değişkenlerinin duygu düzenleme güçlüğü aracılığı ile saldırganlığı yordadığını öneren bir model test edilmiştir. Saldırganlık açısından cinsiyetler arasında fark olması nedeni ile cinsiyet değişkeni modele yordayıcı değişken olarak dahil edilmiştir. Bulgular, duygu düzenleme güçlüğünün anneden algılanan ret ile saldırganlık arasındaki ilişkide kısmi aracı rol oynadığını, babadan algılanan ret ile saldırganlık arasındaki ilişkide ise tam aracı rol oynadığını göstermiştir. Babadan algılanan ret arttıkça duygu düzenleme güçlüğü artmış, duygu düzenleme güçlüğü arttıkça da saldırganlık düzeyi artmıştır. Anneden algılanan ret ise hem direkt olarak hem de duygu düzenleme güçlüğü aracılığı ile saldırganlığı pozitif yönde ve anlamlı düzeyde yordamıştır. Araştırmanın bulguları, Rohner'in Ebeveyn Kabul-Reddi kuramını desteklemiştir.
The present study was based on the Parental Acceptance-Rejection Theory. The theory emphasizes that children who do not receive enough acceptance, love, attention, support, and approval from their parents, and who are exposed to behaviors involving neglect, humiliation, and hostility, perceive themselves as rejected rather than accepted. It also states that individuals who were rejected by their parents during childhood are more likely to experience problems such as emotional instability, hostility, and aggression. In this context, the aim of the present study was to examine the relationship of perceived maternal and paternal rejection during childhood with the difficulties in emotion regulation and aggression in young adulthood. Ethical approval was obtained from the Ethics Committee at Bursa Technical University. The sample of the study consisted of a total of 406 young adults aged between 18-30, including 211 females and 195 males. Participants' information like age, gender, occupation, education level, and their parents' education level was collected using a Demographic Information Form. Perceived maternal rejection and perceived paternal rejection were assessed using the Parental Acceptance-Rejection Questionnaire–Short Form (PARQ-SF). The Difficulties in Emotion Regulation Scale (DERS) was used to determine the levels of emotion regulation difficulties, and the Buss-Perry Aggression Questionnaire (BPAQ) was used to assess aggression levels. The data were collected by the questionnaires, either face-to-face or online. The results regarding gender differences indicated that women had higher scores in perceived maternal rejection and difficulty in emotion regulation compared to men. Also, men had higher aggression scores compared to women. In line with the main purpose of the study, a structural model was tested in which perceived maternal and paternal rejection predict aggression through difficulties in emotion regulation. Gender was also included in the model as a predictor variable because of significant gender differences in aggression. The results indicated that difficulties in emotion regulation partially mediated the relationship between perceived maternal rejection and aggression, and fully mediated the relationship between perceived paternal rejection and aggression. As perceived paternal rejection increased, difficulties in emotion regulation also increased, which in turn led to higher levels of aggression. Perceived maternal rejection predicted aggression positively and significantly, both directly and through difficulties in emotion regulation. The results of the study have supported Rohner's Parental Acceptance-Rejection Theory.

Açıklama

Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Psikoloji Ana Bilim Dalı, Psikoloji Bilim Dalı

Anahtar Kelimeler

Psikoloji, Psychology

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye