Uluslararası denizcilik sözleşmeleri kapsamında gemi kaynaklı hava kirliliğinin incelenmesi

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2022

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Globalleşen dünyada artan ticaret hacmi dolayısıyla bir malın tedarikçisinden çıkıp alıcısına teslim edilmesinde geçen süre, harcanan enerji, ekonomik olarak gelir gider dengesinde sağlanan verimlilik ön plana çıkmaktadır. Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda, uluslararası ticarette ulaştırma faaliyetlerinin büyük bölümü deniz yoluyla yapılmaktadır. Dünya üzerinde büyük hacim ve miktarlardaki yüklerin diğer taşımacılık türlerine göre daha düşük maliyetle taşınıyor olması, deniz taşımacılığının her geçen gün en çok tercih edilen ulaştırma yöntemi olmasını beraberinde getirmiştir. Diğer taraftan adı bile az duyulmuş, tek bir iskele ile yüklemeboşaltma imkânlarına sahip olan bir liman ile gelişmiş yükleme boşaltma imkânlarına sahip çok çeşitli iskeleleri ile büyük hacimli kapasitelerde çalışan limanlara yapılabilecek gemi seferleri yüklerin en zor lokasyonlara dahi erişimini olanaklı kılmaktadır. Tüm bu önemli yönlerinden dolayı uluslararası ticaretin merkezinde yer alan deniz taşımacılığının, artan lojistik ihtiyacına paralel olarak gelişim göstermesi, gemi sayılarının büyüklüklerinin artışı ile daha da büyük bir ivme kazanmaktadır. Deniz ticaretinin yükselişi ve devasa gemileri hareket ettiren büyük makinelerin bu hızlı artışı, doğayı tehdit etmekte ve gemi kaynaklı çevre kirliliğinin yoğun ölçüde artışına neden olmaktadır. Çünkü gemilerin hareket etmelerini sağlayan yüksek güçlü ana makineleri ile birlikte yardımcı dizel makineler, çevre ve hatta insan sağlığını tehdit eden zararlı egzoz emisyonları oluşturmaktadır. Ağırlıklı olarak karbon dioksit (CO2), karbon monoksit (CO), sülfür oksit (SOx) olarak ön plana çıkan ve hava kirleticiler olarak bilinen gemi egzoz emisyonları ve sera gazları, bir yandan havanın yaşam kalitesini düşürürken diğer yandan da küresel ısınmayı tetikleyici etkilerde bulunmaktadır. Gemi kaynaklı oluşan kirliliğin bir bölümü baca gazları ile havanın kirletilmesi şeklindedir. Gemi kaynaklı çevre kirliliğini önlemek ve minimum oranlara düşürmek için Dünya çapında yürütülen pek çok çalışma mevcuttur. Özellikle gemilerden ve diğer deniz araçlarından kaynaklanan çevre kirliliği, uluslararası sözleşmeler ve kurallar ile önlenmeye çalışılmaktadır. Bu alanda alınan tedbirlerin uygulanmasına yönelik olarak çalışmalar yapan ve bu anlamda yaptırım gücü en yüksek olan organ IMO (International Maritime Organization) olarak bilinen Dünya Denizcilik Örgütüdür. IMO, gemilerin hizmetlerini güvenli bir şekilde yapmasını sağlayarak denizciliğin yönetimini sağlayan bir Birleşmiş Milletler (BM) ajansıdır. IMO, yapmış olduğu birçok düzenleme ile gemilerin emniyetli seyri ve gemi kaynaklı kirliliğin önüne geçmek konularında büyük bir özenle çalışmaktadır ve IMO'nun kararlarına çok büyük oranda uyulmaktadır. Bu kapsamda, IMO tarafından 1973 yılında düzenlenerek 1978 yılındaki değişikler ile karara bağlanan MARPOL (Marine Pollution) Deniz Kirliliği Uluslararası Sözleşmesi,xii gemi kaynaklı kirliliğin önüne geçilmesi konusunda en fazla ön plana çıkan uygulamadır. Özellikle, MARPOL EK-VI ile gemi kaynaklı hava kirliliğini önlenme hususunda gereken kararlar alınmış olup uygulamaya konulmuştur. Bu çalışma kapsamında gerek doğayı gerekse insan sağlığını tehdit eden gemi kaynaklı çevre ve hava kirliliği, CO2 ve SOx salınımları ve bu salınımları azaltıcı tedbirler incelenmiştir. Çalışmanın amacı, deniz taşımacılığı, ticaret liberalizasyonu, metal ve cevher ihracatının ekolojik dengeye ne düzeyde zararlar verip vermediğini göstermektir. Bu bağlamda, çoklu regresyon ve panel veri analizi kullanılmıştır. İleriye yönelik alınacak tedbirler değerlendirip görüş ve öneriler sunularak çalışma sonuçlandırılmıştır.
Due to the increasing trade volume in the globalizing world, the energy spent in the process of delivering a good from its supplier to its buyer, and the efficiency achieved in the economic income-expenditure balance come to the fore. Considering all these, most of the transportation activities in international trade are carried out by sea. The fact that large volumes and quantities of cargo are transported around the world at a lower cost than other modes of transportation has brought maritime transportation to be the most preferred transportation method day by day. On the other hand, ship voyages that can be made to ports operating in large volumes with a port that is not even heard of, with a single pier with loading-unloading facilities and a wide variety of piers with advanced loading and unloading facilities make it possible for cargoes to access even the most difficult locations. Due to all these important aspects, the development of maritime transport, which is at the center of international trade, in parallel with the increasing logistics need, gains even greater momentum with the increase in the size of the number of ships. The rise of maritime trade and this rapid increase of the big machines that move huge ships threaten nature and cause an intense increase in environmental pollution from ships. Because the high-powered main engines that enable the ships to move, together with the auxiliary diesel engines, create harmful exhaust emissions that threaten the environment and even human health. Ship exhaust emissions and greenhouse gases, which are known as air pollutants and are predominantly carbon dioxide (CO2), carbon monoxide (CO), sulfur oxide (SOx), reduce the quality of life of the air on the one hand, and trigger global warming on the other. Some of the pollution caused by ships is in the form of air pollution by flue gases. There are many studies carried out around the world to prevent and reduce ship-borne environmental pollution to minimum levels. Environmental pollution, especially caused by ships and other marine vehicles, is tried to be prevented by international conventions and rules. The World Maritime Organization, known as IMO (International Maritime Organization), is the body that works towards the implementation of the measures taken in this area and has the highest sanction power in this sense. IMO is a United Nations (UN) agency that provides maritime management by ensuring that ships perform their services safely. IMO is working diligently on the safe navigation of ships and preventing ship-borne pollution, with many regulations it has made, and its decisions are largely complied with. In this context, the MARPOL International Convention on Marine Pollution, which was regulated by IMO in 1973 and agreed with its amendments in 1978, is the most prominent practice in preventing ship-bornexiv pollution. In particular, with MARPOL ANNEX-VI, necessary decisions have been taken to prevent air pollution from ships and have been put into practice. Within the scope of this study, ship-borne environmental and air pollution, Co2 and SOx emissions and measures to reduce these emissions, which threaten both nature and human health, were examined. The aim of the study is to show whether maritime transport, trade liberalization and metal and ore exports harm the ecological balance. In this context, multivariate regression, and panel data analysis were used. The study was concluded by evaluating the measures to be taken for the future and presenting opinions and suggestions.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

MARPOL EK VI, CO2 Salınımı, SOx salınımı, MARPOL ANNEX VI, CO2 Emission

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye

Koleksiyon